Aman ne güzel, burnumun dibindeki mekânda bu kadar iyi yemekler yiyebileceğim aklıma gelmezdi. Sen gezmedik yer bırakma şuraya sadece nargile içmeye gel. Bugün eve kapanıp buzdolabı tamircilerini beklemekten dağarcığımdaki bilumum argoyu ve biraz fazlasını bol bol kullandım :) Tamircilere değil kızgınlığım tamamen kendime. Sen ne akla hizmet gidip indesit beyaz eşya alırsın. Her neyse iftar vaktine kadar evde kalınca zor attım kendimi dışarıya. Zaten bağ bozumu turum iptal edilmiş ramazan dolayısı ile iftar dedim aklıma geldi :) Tost yerim nargilemi içerim internette gezinirim eve de yakın diye Tiryakiye geldim. “İftarlık verin abiye, buyruuuun hoşgeldinizzzz…” hoppala ne oluyor ne iftarlığı dur bakalım neler yiyeceğiz derken menünün pek zengin olduğunu gördüm. Bir kuzu şiş birde salata yer nargilemi içerim derken bir anda masam doldu. Çiğköfte, kahvaltılık atıştırmalar, pastırma, hurma, şahane bir çorba… Hayır, hayır rejimdeyim ben :) ama durmuyorlar zeytinyağlılar gelmeye başlıyor. Rica ediyorum kuzu şişimi yiyemeyeceğim gelmesin artık başka bir şey. Kuzu şişimde az sonra geliyor. Nefissss. Güzel bir boğaz manzarası eşliğinde tost hayal ederken böyle bir yemekle karşılaşmak günün sürprizi oldu. Müzikler dışında hiç şikayet edilecek bir şey yok burada. Evdeki kablosuz internetimin kapsama alanı dışında kaldım, sanırım temizlik yaparken modemi masanın altına indirmem sebebi. Fakat teknoloji harikası cep telefonum (Evet evet her özelliği var ayrıca yazarım) imdadıma yetişti. Biraz çalışmadan hazır mekandayken yazımı da yazayım istedim. Dün akşam Rosario hakkında yazarken bahsettiğim beklentilerin yüksek tutulması sonucu yaşanan hayal kırıklığının tam tersi yaşadım. Tost beklerken neler geldi üstelik hepsi çok lezzetli. Manzara güzel, çay nefis, nargilemin ateş sürekli yenilenmekte, ben daha ne isterim ki çalışmak için :) İşlere yoğunlaşıp… Güllaç geldi…
-Gerçekten yiyemeyeceğim, lütfen…
-Yersiniz yersiniz nefis bu, bundan bir şey olmaz….
Bıraktı gitti bile güler yüzlü adam… Yerim be, bunlar ne ki :) bir sene önce oturmuş olsam şuraya üçüncü kuzu şişi yiyip tatlı olarak ne var diye düşünmeye başlamıştım bile. Bakalım e-posta kutumda neler var. Doruknet azizlik yaptı bugün pek bir şeyi takip edemedim. Umarım sorun giderilmiştir ve e-postalarıma kavuşurum.
Çengelköy de alkolsüz ama çay bahçesi tadında bir mekana ihtiyacınız olursa tavsiye ederim uğrayın. Sahilden Güzeltepe’ye çıkarkan camiyi geçer geçmez solunuza bakın. Tiryakı tabelasını göreceksiniz, çıkın yokuştan yukarı. Gelmişken arayın uğrar bir nargile içerim bende :) Fotoğrafları cep telefonu ile çektim idare edin artık :)