HER KÖPÜKLÜYÜ ŞAMPANYA SANMA! / ŞAMPANYA 1

Eva Herzigova
Eva Herzigova
Eva Herzigova

Gelelim her köpüklü güzele şarap demenin günahına. Efenim bir kere şarap tanrısı adamı mantar yapar şişeye takıverir! Sonra ne yapacaksın? Cevap ver! Korktun tabi sende haklısın.

Şampanyanın Fransızca aslı “champagne”dir. Champagne adı verilende coğrafi bir bölgedir. Fransızlar malum pek tutucu olmaları sebebi ile sahiplenivermişler bu ismi, anlaşılan inatta etmişler ki Champagne adını alabilmek sadece bu bölgeye ait üzümlerle yapılan köpüklü şaraplara layık olmuş. Başka bölge veya ülkelerde üretilen köpüklü şaraplara “champagne” denilemez! Derseniz taş olursunuz, öbür tarafta haşlanırsınız, şarabın tövbesi yoktur ama her köpüklü şaraba şammmpanya demenin günahı çoktur. Örneğin; İtalyan köpüklü şaraplarına “Spumante”, Alman köpüklü şaraplarına “Sekt”, İspanyol köpüklü şaraplarına ise “Cava” denilmekle beraber, bu ünlü içkinin vatanı Fransa olması dolayısıyla Fransa”da yapılmış şekline bağlı kalınmıştır. Velhasıl şampanya bir beyaz şarap ürünü olup beyaz şarabın ikinci kez, şişelerde mayalanmasıyla ve bu esnada hasıl olan karbondioksit gazının şarabın içinde muhafaza edilmesi ile elde edilen bir nimettir.

Köpüklü şarap ve havyar ile kahvaltı bilumum cinsi latif arkadaşımıza ikram olunmuş ve “ıııyyyyy” tepkisi alınmıştır. Akabinde bir şişe şampanya sabah sabah mideye indirilerek görev layığı ile yerine getirilmiştir efenim :)

Doyamadım şampanya üzerine geyik yapmaya :) İşin aslı şöyledir. Bu Fransız kardeşler mikrobiyolojiden bi haberken tutturmuşlar şarap yapacağız diye. Sen beyaz şarabı ikinci kez mayalayacağım ben diye ortaya atılırsan, atılmak ile kalmayıp bir de ben bunu şişede yapacağım dersen neler olmaz neler :) Fransız Devrimi de böyle bir densizin başı altından çıkmış olmasın :) Her neyse dağıtmadan devam edeyim. Şimdi sen basınç hesaplama, şişenin dayanıklılığını bilme, ne olur? Patlar kardeşim :) Öyle boru değil bu, kaç kişi gözünü kaybetmiş patlayan mantarlar yüzünden zira bir şişe şampanyada bir kamyon tekeri kadar basınç olduğu bilimsel yöntemlerle kanıtlanmış :) Şaka değil gerçek :) Kayıp oranının yarı yarıya hatta bazı yıllarda daha da fazla olduğu düşünülürse neden şampanyanın pahalı bir içki olduğu daha kolay anlaşılır :) Bizim Fransızlar kafayı gözü yara dursunlar şişeleri imal eden İngiliz kardeşlerimiz 17. yüzyılda odun sıkıntısı çekmeye başlayınca Fransız mahzen işçilerinin körlük oranında ciddi düşüş yaşanmış. Yine sarhoş sarhoş yazıyor bu adam diyorsun tabi :) Dur yahu durum ciddi, şimdi bu odun sıkıntısı çeken İngiliz ne yapmış? Tutmuş ocaklarda taş kömürü yakmaya başlamış. Ey bilim sen nelere kadirsin :) Yüksek ısı ile daha kalın şişeler imal edildiği de böylece ortaya çıkmış. Hikmetinden sual olunmuyor güzel allahım denilecek durumlardan biri daha. Şampanya şişesinde balık olsam durumları odun kıtlığı sayesinde yaşanıyor efenim, bakar mısınız olaya :) O tarihlerde şampanya işinde çalışanların, uçuşan mantarlardan korunmak için demir maske taktığını düşünürsek bu odun kıtlığının ne kadar mühim olduğunu kabulleniriz ve benim sarhoşken yazmadığımı anlarız :) Kafayı gözü feda eden Fransız atalara sahip bir millete bizim köpüklü şarapları gösterip, bunlar da şampanya demek terbiyesizlik olmaz mı şimdi? Sorarım sana olmaz mı? Ben şahsen utanırım yahu. Tamam bizimki köpüklü şarap olsun, sahte şampanya olsun. Şamşarap olsun efenim :)

Nihahaha ay dur bitmedi gel gel :) Dom Perignondan bahsetmedi sana daha :) Şimdi bu keşiş… Ben şampanya alıp eve gidiyorum. Yarın ikinci bölümde anlatırım bunları :)

12 yorum

  1. Hah yahu, neydi babacım o öyle. Tarihimizde ilk oylama filan, senin yazınla bile çekilmez olmuş, yaz kardeşim şampanyanı, antirkotunu filan sana ne elin meksikalı ressamından berikinin futbol sahasından, meyil attık diye laf sokmalara gerek yok ki al sana yorum, var sana sorum diyim de sen anla :) dom perignın neciymiş şimdi sen onu anlat, aldın mı şampanyanı kurtardın mı köpükleri.

    1. Ooo Aydın nerelerdeydin sen :) İtalya yollarına düşmeden yapalım mı ocakbaşımızı.

      Bırak okusun insanlar :) okusunlar diye yazıyorum :) artık gelen tepkilere göre bazı konuların dışında yazmama kararı aldım :) Geçenlerde de biri yazmış “Bana ne len senin buzdolabından …” diye vermiş veriştirmiş :)

      Sonuçta burası tamamen şahsen dilediğimi yapmam için var :) yahu çok güzel birşey kendi siteni yapmak. Kimse laf etmiyor, kafana göre takıl işte :) yazılara kötü eleştiriler geliyormuş kimin umurunda :) İpimle, kuşağım diyorum :)

  2. Peki kadim kardeşim. Dom Perignon amcamızı rahmetle anarken, bu sahte köpüklü şarapla gerçek köpüklü şarap arasında ne fark var? Birine sonradan mı CO2 ekleniyor?

    1. Meftayı her daim rahmetle anmak gerek :) Sahte köpüklü şarap tam olarak söylediğiniz şekilde yapılıyor. Yani CO2 sonradan ekleniyor. Makbul olan yöntemse şarabın içindeki CO2’yi ortaya çıkarmak ve kaçmasına izin vermeden şişeye hapsetmek. Bunu en güzel şekilde Fransızlar Champagne bölgelerinde yapıyor :) Bizim üreticilerden sadece Kavaklıdere Altın Köpük aslına uygun yöntemler ile üretiliyor. Bunun dışında kalanlara 10-15 liradan fazla vermeyiniz efenim :) Dandik şaraplara gazı basıp veriyorlar bize :)

Pınar için bir cevap yazın Cevabı iptal et

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir